Günümüz şartlarında kabul edilen liberal ekonomi sistemi, serbest rekabet anlayışını benimsemektedir. Anayasa’da bulunan 48. madde’ye göre herkesin istediği alanda çalışma ve istediği şekilde sözleşme yapma, hazırlama özgürlüğünün olduğu net bir şekilde belirtilmektedir.
Bu rekabetin kötüye kullanılarak bazı haklara el konulması tehlikesine karşılık bazı sınırlamalar kanun koyucu tarafından getirilmiştir. Rekabet yasağı bu sınırlamalardan yalnızca bir tanesidir.
Anonim Şirket Nedir?
Sermaye şirketi olan tüm şirketlere anonim şirketi denir. İleriye yönelik büyük hedefler dahlinde kurulan ve çoğunluk esasına uygun olarak yönetilebilir olan şirketlerdir. Anonim şirketler hisse senedi çıkarabilmektedir. Bunun yanı sıra pay sahipleri ve yönetim kurulu üyeleri bulunmaktadır.
Yönetim Kurulu Üyeleri İçin Rekabet Yasağı
Anonim şirketlerde rekabet yasağı kanununa göre şirketin yönetiminde bulunan kişiler, şirketin faaliyet gösterdiği alan veya alanlarda faaliyet göstermekte olan başka bir ticari oluşuma dahil olmaları ve şirketten bağımsız ticari işlemler yapmaları yasaklanmıştır.
Bu yasağın üzerine Türk Ticaret Kanununun 396. Madde’sinde “Yönetim kurulu üyelerinden biri, genel kurulun iznini almaksızın, şirketin işletme konusuna giren ticari iş türünden bir işlemi kendi veya başkası hesabına yapamayacağı gibi, aynı tür ticari işlerle uğraşan bir şirkete sorumluluğu sınırsız ortak sıfatıyla da giremez. Bu hükme aykırı harekette bulunan yönetim kurulu üyelerinden şirket tazminat istemekte veya tazminat yerine yapılan işlemi şirket adına yapılmış saymakta ve üçüncü kişiler hesabına yapılan sözleşmelerden doğan menfaatlerin şirkete ait olduğunu dava etmekte serbesttir.” şeklinde bir düzenlemeye gidilmiştir.
Pay Sahipleri İçin Rekabet Yasağı
TTK (Türk Ticaret Kanunu) düzenlemesine göre anonim şirketlerde rekabet yasağı, pay sahipleri için kanun kaynaklı olarak rekabet etmeme yükümlüğü bulunmamaktadır. Anonim şirketlerde pay sahiplerinin ortaklık amacına aykırı bir şekilde davranarak, ortaklığa zarar vermesi durumunundan kaçınılması gerekmektedir. Bu durum rekabet yasağına yönelik değil, Türk Ticaret Kanununun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralına dayanmaktadır.
Hukukun temel ilkelerinden biri olup Madde 2’de yer alan dürüstlük kanununa herkesin uyması gerektiği göz önünde bulundurulduğunda, pay sahiplerinin sadakat yükümlülüğü mevcut olduğu görüşünü kanıtlamakta yetersiz olarak görülecektir.
